En zoru ilk adımı atmaktır. Bunu başarabilirsen ardı gelir. Nasıl yapacağım? Ya olmazsa, rezil olursam. Ben yapamam. Hayatım boyunca bu savaşı verdim kendimle. Elime ne geçti derseniz sadece seyreden olabildim. Oysaki birçok kez deneyimlemiştim ilk adımı atarsam başaracağımı. Ama inan tuhaf işte. Bazen gideceğin yolu bilirsin ama yola çıkmamak için ayak diretirsin. O kabuktan çıkmak o kadar zor gelir ki. Halbuki çok basittir o kabuktan çıkmak. Bir gün kendimle tutuştum kavgaya. Ama ne kavga veryansın ediyorum kendime. Derken verdim o kararı ve artık beklemek, saklanmak yok dedim kendime. Dünyaya yeni gelen bebek gibi hissettim. Savunmasız hissettim. Korktum. Ama sonra düşündüm ki en kötü düşeceğim.
Peki ilk mi olacak bu? Hayır, ben sayısını unuttum kaç kere düşüp yeniden kalktığımı. Bu sefer farklı olan ne mi? Bu sefer sağlam basıyorum ayaklarımın üstüne. Bu sefer korkularımı astım bir köşeye. Ve attım o adımı. Henüz de düşmedim üstelik. Asla düşmem diyemem fakat düşsem de çabuk kalkabileceğimi çok iyi bilerek çıktım bu yola. Kararlı ve dik bir şekilde yürüyorum. Bu yolculuğumuzda insan olduğumuzu hatırlayalım istiyorum. Duygularımızdan korkmadan, cesurca yürüyelim bu yolları istiyorum.
Comentarios